26 Temmuz 2010 Pazartesi

Bigun Degil

D: Anne beni Antalya 'daki robot yerine goturur musun ?
H: Antalya 'daki robot yeri ne oglum? Kim soyledi ?
D: Kendim ogrendiim :))
H: Antalya buraya uzak bi yer
D: Biliyorum anne, ucakla gidiliyor
H: Tamam bigun gidebiliriz
Biraz da sinirlenerek ;
D: Bigun degil anne bugun ! bugun !

"Bigun" degil "Bugun" . Zaman kavramlarini kullaniyor olman sasirtti beni .

Antalya 'daki robot yeri ? Nedir ? Neresidir ? Ne vardir ? Hic fikrim yok . Bir haftadir , ara ara , aklina geldikce ;

D: Anne beni Antalya 'daki robot yerine goturur musun ? diyorsun Kim soyledi , nerden duydun , kim ogretti diye soruyorum cevap hep ayni ;
D: D: Kendim ogrendiim :))

25 Temmuz 2010 Pazar

32 derecede cizme

Indirimden aldigim , uzerinde de Spiderman kabartmasi olan cizmeleri saklayamadim senden ve aklima gelen basima geldi :)
Posetinden cikarttin heyecanla , "anne corap da giyiim" dedin .
Ananeye , Tugi'ye, kuzene,yengeye herkese gosterdin . Sonra Hasan dayini bekledin . Hasan dayiya gostermeden eve gitmek istemedin . Hasan dayi da gelip orunce
30 'u gecmis sicaklikta , icinde corapla durum ; OIP 'in cizdigi gibi . Sanki bizi cizmis , cok guldum halimize cook :)


Pinar Abba Hasta


Sabah havuza gitmek icin hazirlanirken telefonum caldi .
S: Meraba ben Sila , nasilsiniz ?
H: Kotu bir haber yok dii mi?

Gozlerim dolu dolu,sen bana saskin saskin bakarken .

H: Tamam , hemen geliyorum .

Ne oldugunu anlamaya calisan bakislarinla beni izlerken , banyoya gidip yuzumu yikadim. Kucagima aldim seni ,koltuga oturduk . Yuzunde biraz korkmus , biraz saskin bir ifade var , suskun suskun “Ne oldu anne” bakisi var . Beni hatta bir yetiskini aglarken, aglar gibiyken ilk defa gordugunden olsa gerek .  Aglamak , bu siralarda uzerinde yogunlastigim konu . Tam da kendimi aglamamak icin frenlerken farkedip, sana “uzuldugunde aglayabilirsin” ‘I ogretmeye calistigim bu haftalarda akacak gozyasim varmis . Aglayabilmek iyidir,  hatta guzeldir .

H: Denizcim ,korkacak birsey yok melegim, Pinar ablanin hasta olmasina uzuldum ben , uzulunce aglayabilir insanlar .

Bu aciklama iyi geldi sana da bana da .

H: Deniz ‘cim, Pinar Abla ‘nin doktoru aradi , Pinar ablan hastanedeymis , benim hastaneye gitmem gerekiyor . Havuza Medis ‘le gider misin kuzum?
D: Nesi varmis Pinar abbamin
H: Yedigi birseyden zehirlenmis sanirim , hastaneye gidince doktoruna sorucam . (Pembe yalan !) Sen anane ile gider misin havuza ?
D: Pinar abbamin hastanesinde radyasyon var mi ?
H: Var kuzum
D: Anne o zaman ben gelemem . Sen Pinar abbami iyi et , bize getir tamam mi?
H: Tamam kuzum . Seni cok seviyorum ben
D: Ben de seni cok seviyorum anne .

Aksamustu telefonum caldi, Tugi ‘ye arattirmissin ;
D: Anne Pinar abbami bekkiyom ben ,havuzun orda bulusalim tamam mi ?

Kuzim Pinar ‘i kaptim getirdim bize . Iyi bakicaz Pinar abbana . Testler , tetkikler yapilacak . Dua edicez sonuclar iyi ciksin diye , bi daha ameliyat olmasi gerekmesin diye . 

(*) Sila ; Pinar ablanin doktor arkadasi

23 Temmuz 2010 Cuma

Tugi 'miz 40 oldu

Abim . Tugimiz . Bugun 40 yasina girdi :) . Azra 'si ve Deniz kuzuyla beraberken hep cok mutlu .
Dilegini biliyorum, kalkip yuruyebilmeyi cok istedigini biliyorum. Ama en onemlisi saglik . Saglikla yasa guzel abim . Tugim.
Hayatinda bir daha baska hastalik olmasin . Hep boyle gulsun yuzlerimiz :)
Posted by Picasa

19 Temmuz 2010 Pazartesi

Insanlik



Kisa , kacamak bitti . Babaya ,kocaya duyulan ozlem bittmisi feribota binmemizle yeniden basladi . Rahat bir feribot yolculugu sonunda Yenikapi’ya geldik. Tugi dayinin sandalyesine kimsenin yol vermemesini , yardim etmemesini ,yasadigimiz zorlugu , itilmeyi, hafiften azarlanmayi senin de unutacagini sanmiyorum . Feribottan inerken , zorlanarak Tugi dayinin sandalyesini iterken , iteklenirken, elini tutamadim, yururken beni tutmani istedim . Bu sekilde zorla ilerlerken , yaya bolumune girerek manevra yapmak isteyen ve kornaya basan maganda seni korkuttu, benim yuregimi hoplatti. Arkalardan bir ses "Hanfendi cocuk sizin mi?" diye sorunca dellendim once . Arkamizdaki digerleri gibi kizarak "yol verin" diyecek zannettim. Arkadaki ses devam etti "Bakabilirim cocugunuza , feribottan inene kadar yaninda durabilirim , elinden tutabilirim"  dedi . Arkadan siyrilip yanimiza geldi , elinden tuttu , guvenle yurumen icin sana sahip cikti . Koskoca feribotta sadece bir kisi cikti . Feribottan inince , esi ve cocuklari gelince gordum , bir oglunun gozleri gormuyor . Ceken bilirmis gercekten . Bir tek o hanim anladi yasadigimiz korku ve zorlugu . Cocugun bir kolunda kardesi , diger elinde beyaz bastonu var . Sen de hemen tuttun kardesinin elinden . "Valiziniz yok mu sizin?" diye sordu yardimsever hanim. "Bu sartlarda tasiyamacagimi gorup vazgectim almaktan, feribotta biraktim" dedim . Ve guven verdikleri icin , beni bekleyeceklerini soyledikleri icin , sana ve abime gozkulak olacaklarina inandigim icin , ayaklarim totoma vura vura kostum feribota , aldim valizimizi, kosarak dondum yaniniza . Bizi alacak araba gelene kadar da yalniz birakmadilar bizi . Bu aileyi de unutamayacagim .
Kaldirimi olmayan ,olan kaldirima da arac parkeden, kirmizida durmayanlar varoldukca bu ulkede yasamak zor , bir ozurlu olarak yasamaksa disari cikamamak demek . 
Benim kuzum . Korkuyorum daha da yozlasan yurdumdaki insan profilinden . Korkuyorum yozlasan , insanliktan cikan , krolukta sinir tanimayan , hatta krolugun meziyet oldugu sehrimde , kuraldan , kanundan ,insanliktan uzak, insan benzeri canlilardan . Bakteri gibi hizla cogalan bu canlilarla hayat zor ve korkulu . Korkuyorum sayilari hizla artan bu insanlarla yasamak zorunda kalacagindan.
Ben cocukken insanlar boye degildi . Ben caddede karsiya gecerken , gozleri gormeyen ya da yasli birini gordugumde ,koluna girip karsiya gecmesi icin yardim ederdim . Bize ogretilmisti bu . Ozurlu ya da yasli olmak suc degildi . Ama maalesef , uzulerek soyluyorum ki , bu zamanda ozurlu olmak suc . Yardim etmeyi birak itekliyor insanlar . Ve ben inanamiyorum insanligin bu noktaya geldigine .

Benim melegim , melek kalpli oglum , yardimsever oglum, guleryuzlu oglum. Sen onlardan olma hic .

15 Temmuz 2010 Perşembe

Tuhaf Anneler

Yenikapi Bandirma feribotundayiz . Cok heyecanlisin . Ozlem bitiyor , babayla bulusacagiz . Icin icine sigmiyor . Feribota girer girmez oyun alanini gorup oraya gitmek istedin. Uyku saatin gelip gecmesine ragmen , uyuyamadin heyecandan , ben de zorlamadimseni , kucagimdan inip oyun alaninda oynamaya basladin .

Feribotun icinde ,  6 m2 lik oyun alani ; uce bolunmus , 2 si ev gorunumlu, catisi ve pencereleri var . Tavan yuksekligi 1 bucuk metre . ucuncu bolum oyun alanina giris cikis bolumu . Oyun alaninin etrafinda anne babalarin oturmasi icin koltuklar var . 6 m2 ‘lik oyun alannda , 12 tane 3-5 yas grubu cocuk ve 5 tane anne , anneanne, babaanne var . Kimi yemek yedirmeye calisiyor ; cocuk yemek istemezse , ya zorluyor ya “oyun oynamana izin vermiyorum , hemen cik” diye tehdit ediyor . Kimisi rusvet veriyor , bu kolayi icmek istiyorsan bu tostu bitirmelisin “ diyor. Kimisi emir veriyor “ Hadi Dilara ablayla oyna !”  cocuk “Oynamiycam” derse anne fena halde kiziyor . Hele biri 7-8 yasinda biri de 3-4 yasinda olan 2 kardes ya da kuzen vardi ki uzuldum cocuklarin drumuna . Kadinlar , cocuklarin kimseyle oynamasina izin vermediler . Tepelerinde dilikip , elleme, oynama , dokunma , uzak dur , nasil da izole ettiler cocuklari . 6 m2 ‘lik hap kadar alanda bir an cocugunu goremeyip panikle ayaga kalkan, cocugunu korkulu bakislarla arayan bile vardi .Pes dedim . Bir de beni “Ne rahat kadin, cocuguna sahip ciksa , uyarsa” bakislari ile taciz ederken seni de “Ne yaramaz , ayy simdi dusecek, bizimkilere de kotu ornek oluyor “ bakislari ile rahatsiz eden, uyarmak hatta kizmak isteyen anneler vardi . Hic aldirmadim bu bakislara ,prim vermedim. Durusum boyle olunca kimse de gelip seni uyaramadi . Gonlunce oynadin , indin ciktin , korkuluklardan tirmanip tavana elledin , cok eglendin . Cok da iyi ettin .
En iyiyi en dogruyu ben bilirimden degildi bu durusum ama 6 m2 ‘lik kapali alanda cocuk kaybolmaz, 50-60 cm yukseklige ciksa bisey olmaz diye dusunmemdendi . Seni taniyorum ben ,nereye kadar tirmanabilecegini iyi biliyorum, neden engel olayim ki ? Diger cocuklara da kotu ornek oldugunu sanmiyorum ayrica . Parklardaki kaydirak ve merdivenlerden bile alcak tirmandigin korkuluk . 4 yasindaki cocuguyla kaydiraga cikan , cocugunu tehdit eden , birseyler yapmasi icin zorlayan , turlu turlu tuhafliklari olan bir anne olmak istemiyorum ki ben. Engel olmadim eglenmene , firsat vermedim seni uyarmalarina . Seni uzaktan izledim , 2 saatlik yolculugu diledigin gibi oynayip, keyifle gecirdin . 

12 Temmuz 2010 Pazartesi

Ozlem Buyuyor

Sabah uyaninca ;
D: Anne babamin mudurune mahvedicem. Boole boole yummuk aticam kafasina .

Oglen parkta ;
D: Biliyo musun babam gunduz ise gitti , hala gelmedi , gece bile gelmedi .
D: Babamin mudurunu dovucem ben , niye izin vermiyo babama ,niye cok calistiriyo babami ?

Oglen yatakta ;
D: Anne , yatagin en guzel yeri burasi .
H: Nedenmis :)
Babanin yattigi tarafta, babanin yastigina sarilarak ;
D: Cunku burasi babamin yeri .

Babayla telefonda ;
D: Babacim, seni cok ozledim. Senin mudurunun kafasini kiricam .

Oglen oynarken ;
D: Anne , bunu bozmayalim ,babam da gorsun .

D: Anne babama suppiz yapalim

Telefonumcaldiginda , birisiyle konusurken ;
D: Anne , babamla mi konusuyorsun ?

Aksam yatakta ;
D: Anne ,keske babam da burda olsaydi. Erkek erkege bogus (*) yapardik .

*; Bogus ; bogusmaca

Kuzum , hakli olarak babasini cok ozledi . Ozlem nasil da dalga dalga buyuyor . Her firsatta dile geliyor . Keske burada bir is imkani olsaydi da baban da gitmek zorunda kalmasaydi .

Bu haftasonu babanin is durumu belli olmadigi icin plan yapamadim. Ama onumuzdeki haftasonu mutlaka gidcegiz babanin yanina , soz .

11 Temmuz 2010 Pazar

Karakter

Bu karakteri tanimiyorum . Ama sen cok eglendin :) . Bu karelerde ciddi gorunuyorsun ama cokeglendin bu karakterle . Yanindan gecen 15-16 yaslarindaki cocuklar "Abla calisiyor mu , hareket ediyor mu?" diye sordular . Hareketsiz bir yaratik ama senin hayal gucun cok hareketliydi .

Posted by Picasa

Buyuk Havuz

Bugun de kucuk havuzda baladi ders . Dersin ikinci yarisinda buyukhavuza gecti herkes . Agziniza su alip birbirinize puskurttuguuz icin Zeynep 'le sen en sona kaldiniz . Sonra alelacele cikip kosturarak buyukhavuzun kenarinda yerinizi aldiniz .
Merdiven kenarina oturan kuzum, Zeynep'e yaninda yer acti. Zeynep 'le hic ayrilmiyorsunuz .
Yine o sert bakisli , hoyrat ogretmene dustun . Elindeki yuzme tahtasini tutamadan indirdi seni havuza . Debelendin , sonra tahtayi tutabildin .
Ders sonunda , yine elelesiniz :)
Posted by Picasa

Yume Antreman


Yuzmeye baslamadan onceki isinma , esneme calismalari . Lacivert mayo ve lacivert boneli sessin . Senin hemen saginda da pembeli bikinisi ve beyaz bonesi ile Zeynep .

10 Temmuz 2010 Cumartesi

Kucuk Starbucks ci

Kahve kokusuna karsi koyamayan , Starbucks 'i pas gecemeyen annenin kuzusu , Starbucks 'tan ne mi alir ? Seffaf , Starbucks termosu . Simdi icine sadece sadece su koymak icin alir :) . Buyuyunce de kahveci olur . Annesi ile kahve icmeye gider :)
Posted by Picasa

9 Temmuz 2010 Cuma

Mutluluk

Aylaardir ilk defa , bu sabah yuzumde tebessum , icimde huzurla ciktim evden . Cikmadan once bi daha durup , anneannenle kikirtilarinizi dinledim .
D: Anne oole degil boole ucuyo hopuker (hopuker ; helikopter ve ben yokken anneannene anne diyorsun:)
Kikir kikir kikir :) :) :)

Ohh be .

Bir suredir -(Yaklasik uc haftadir)- aksamlari "Anne ise git , ben bugun gelmiycem , Deniz oglumla oynuycam diye not yaz ,sonra da hemen gel, tamam mi ?" diyordun . Sabah da ben evden ciktiktan sonra uyaniyor ve aglamiyordun.

Bu sabah , ben banyodayken , erkenden uyanmissin . Odaya geldim yatakta yoksun . Diger odalarda da yoksun . Seni ariyorum koca evde done done . Komik bir durum farkindayim ama ariyorum . Salonda , sandalyelerden yapip, uzerini battaniye ile kapattigimiz "Yuva"nda buldum seni . "Anne,sana sarilmak istiyorum" dedin ciktin yuvandan .  Sarildik, koklastik . Her aksam soyledigin cumleleri kurdun .Yanagima kocamaan bir opucuk kondurdun . "Enerji opucugu" . "Anne kosarak gel tamam mi?"

Aglama yok , huzursuzluk yok . Kikirti var :)
Durup bi daha dinledim keyifle .

Yuzumde tebessum, icimde huzurla ciktim kapidan .
Ohh be :)
Mutluluk bu iste :)

8 Temmuz 2010 Perşembe

Gemi

Legolardan yaptigin gemiyi bozdurmuyorsun kac gundur . Babana gostereceksin . "Ben senin icin yaptim diyeceksin" . Dun , Tugi dayin ,parcalardan birinin yerini degistirmis ? Bu sabah kizmissin ;
D: Dayi neden degistirdin ? Babama suppriz yapmistim ben !
Sonra Tugi 'nin yerini degistirdigi parcayi cikartip, eski yerine koymussun .
Posted by Picasa

K 'lar gitti H 'ler geldi

D: Dur ben bahayim
D: Bahalim olmus mu ?
D: Bi bahtim
D: Anne bak kaynah yapiyom
D: Surdan bi cihayim
D: Kaydirahtan kayicam
D: Saha yaptim
D: Sahacihtan dedim
D: Parmah boyama
ve dahasi ....

Ortadaki tum K 'lar gitti , yerine H 'ler geldi . Pek de hos gelmedi .
H 'ler gitsin , K 'lar geri gelsin . Hemen gelsin . Butun harfler yerinde kalsin .

Bu konusma da nereden mi cikti ? Annemin komsusunun konusmasindaki farkliligi farketmis ve taklit ediyor ogulcum . Bi sure devam eder sonra gecer diye dusunuyorum , umarim uzun surmez .

5 Temmuz 2010 Pazartesi

Bos Ev ve Fotograf

Asli ve Mukerrem yeniden tasindilar . Is cikisinda seninle beraber yeni evlerine gittik . Asli ile Muku evi yerlestirirken sen de Yigit 'le Yigit 'in odasinda oynadin . Sonra eski evde kalan birkac parca esyayi almak icin hep birlikte eski eve gittik. Bos evde kikir kikir gulup eglendiniz .
Ben "resminizi cekeyim " deyince yeni bir oyun baslattiniz . Yigit , kulagina egilip , oyunu sana soyle anlatti ; Y: Annen resim cekerken kosarak kacicaz , resmimizi cekemeyecek, tamam mi ?
Kulaga anlatilan oyuna senden sesli yanit geldi ;
D: Tamamm
Iste sizi yakalamaya calistigim ve eglendigimiz kareler :)
Posted by Picasa

Cips

Butun pencereleri , balkon kapilarini ve evin kapisini kilitledim. Kucuk bir paket cipsi bir kaseye koydum, televizyonda cocuk kanallarindan birini actim, seni dekoltuga oturtup ;

H: Denizcim , sen bu cipsi yiyene kadar ben dusa girip cikicam . Ben gelene kadar burada bekler misin melegim ?
D: Bekkerim anne .

Cok az yiyor olmana ragmen ilk defa gonullu ve isteyerek cips verdim sana . Neden mi boyle yaptim? Evde ikimizden baska kimse yok. Havalar cok sicak . Aksamlari uyuman 11 – 12 ‘yi buluyor . Beraber yatiyoruz , ben de senin uyumani beklerken uyumus oluyorum genellikle . Dusa sen uyumadan giremedigim icin son iki gundur sabaha karsi 4 ya da 5 ‘te uyandigimda giriyorum . Aslinda cips yerine antep fistigi da verebilirdim ama sen “Anne cips yiyebilir miyim” deyince tercihim cipsten yana oldu . 

Babaya Ozlem

Aksam eve geldim . Asansorle yukari cikarken ;
D: Anne, babam ne zaman yaslanicak ?
H: Efendim (Anladim ben neden sordugunu ama dogru cevabin ne oldugunu dusunmek icin kisa da olsa vakit kazanmak istedim)
D: Babam ne zaman yasli olucak ?
H: Baban daha genc .
H: Baban yasli olunca n'olcak ?
Cevap yok .
H: Denizcim , insanlar yaslaninca ne oluyor ?
Yine cevap yok
Gecenlerde Suleyman eniste icin "yaslilar calismaz" demistin . Babani cok ozledigin icin babanin da yasli olmasini ve calismamasini istedigini dusundum .

Aradan 10-15 dakika gectikten sonra parka giderken ,
D: Anne , babam yasli olsaydi hep benimle olurdu , hic ise gitmezdi .

Ahh benim melek oglum . Babasini cok ozleyen kuzum .

Baban da seni cok ozledi melegim . Islerini bitirir bitirmez gelecek .

Baban gecen hafta Isvicre 'deydi . Bir hafta kalip geldi . Birkacgun bizimle kaldiktan sonra ,is icin Erdek 'e gitti.  Gideli cok olmadi , bugun ucuncu gun . Babani cok ozledigin icin herkese ,
D: Biliyo musun , babam gunduz ise gitti ama aksam gelmedi
diyorsun .
Aksam olunca ;
D: Anne babam bu aksam gelicek mi ? diye soruyorsun .
Sabah kalkinca ;
D: Anne babam bu gece de gelmemis deyip uzuluyorsun .
Gun icinde ;
D: Anne , babamin isi ne zaman biticek ? Tembel tavuk isini bitiremedi daha diyorsun . Sonra da ekliyorsun ;
D: Belki de muduru izin vermiyordur .

Kuzum, baban bu ayi ve onumuzdeki ayi Erdek 'te gecirecek . Ama belli ki cok zor olacak . 2-3 haftada bir  haftasonlari gideriz diye konusmustuk babanla ama sanirim 1 hafta en gec on gunde bir gidecegiz . Kiyamam ben sana .

4 Temmuz 2010 Pazar

Farkindalik

H: Denizcim, havuzun kenarinda otururken , ayaklarini boyle cirpabilirsin
D: Ama ogretmenim kizar
H: Ogretmeninizin boyle birseye kizacagini sanmiyorum. Tehlikeli birsey yaparsaniz uyarabilir .
D: Sadece uyarir mi yani? Kizmaz mi?

Birisinin sana kizacak olmasindan cekiniyorsun . Hem de cok . “Ya kizarsa” diyorsun . Nedir bu kizilmasi durumu ve sen de yarattigi korku? Biz sana kizan , bagiran bir aile degiliz . Sana “Hayir ,olmaz, yasak, yapma” demek yerine “Neden zararli, neden yapilmamali “ herseyi nedenleri ile anlatiyoruz . “Ya kizarsa”, “Kizmaz mi?”  ‘ya neden takildigini dusunurken dusunurken ;

H: Deniz ‘cim ,havuza toprak atinca kirleniyor . Site yoneticisi kizabilir deyince birden dank etti kafama . Ben bu uyariyi normal bir ses tonu ile soylediysem de icindeki fiil “kizmak” . Zaman zaman ama kizmadan , sakin ve normal bir sestonuyla sunlari da soyledigimi farkettim ;

H: Deniz ‘cim duvarlari boyama kuzum, ev sahibimiz kizar
H: Deniz ‘cim, bu duvara ya da tellere tirmanirsak , guvenlik kizabilir .

Bizim sana yaklasimimizda ; kizmak yok ama kizabilecek ucuncu sahislar varmis meger  . O kizabilir , bu kizar , ya kizarsa . Farkinda olmamisim . Yeni farkina vardim. Ne olur kizarsa ? Aslinda birsey olmaz . Ya biri kizarsa korkusuyla birsey yapmamaktansa yapip neden yaptigini aciklaman daha dogru bence .

“Kizmaz mi ? “ Sorusuna ve “Ya kizarsa” endisesine bugunden itibaren son vermek lazim. 

Emekli Yuzucu

Hepiniz siranizi bekliyorsunuz . Ogretmen sirayla sizi yuzduruyor . Zeynep 'le yanyana oturuyorsunuz . Soldan ikinci ogrenci Zeynep, yanindaki lacivert mayo ve lacivert boneli de sensin .
Bu ogretmen cok eglenceli . Animator gibi . Tumcocuklar havuza giriyor , digeri gibi kizmiyor siz havuza girince . Ama sen hala gecen haftaki kizan ogretmenin etkisindesin . "Ya hocam kizarsa" diyorsun ve kenarda oturmayi tercih ediyorsun .
Herkes havuzda , sadece sen disarida ,kenardasin . Ilk gun senin gurubuna ders veren sert bakisli, hoyrat ogretmen, "kenarda duracaksiniz , ayaklarinizi bile cirpmayacaksiniz" dedigi ve sen de ogretmen kizar diye korktugun icin inmiyorsun havuza . Ellerin bacaklarin arasinda oturuyor sonra da usuyunce suya hemen girip islanip , tekar yukari cikiyorsun . Bu arada , sizi tribunden Zeynep 'in babasi Selcuk'la izliyoruz .
S: Deniz , ihtiyar emekliler gibi . Hani sicaktan cok bunalinca serinlemekicin ,havuza girip kendilerini islanip hemen cikarlar ya oyle yapiyor . 
Ders bittikten sonra , havuzdan dusa kadar Zeynep 'le elelesiniz.  . 

Posted by Picasa

Keltos

Ilk defa saclarimi geriye dogru tarayip , arkada topladim ;
H: Deniz , saclarim nasil oldu boyle ? Begendin mi ?
D: Keltos gibi oldun !

3 Temmuz 2010 Cumartesi

Tuna 'nin Yasgunu

1 Temmuz gunu , blogundan tanidigim, Hayal ” Tuna bocusunun dogum gunusu” baslikli yazisinda soyle yazmis ;
“Şimdi soruyorum, varsa Tuna böcüsünün mumunu bizim parkta bizimle birlikte üflemek isteyen,burdan bizi izleyen, seven, merak edenlerden,bekleriz efendim... Bu cumartesi 16'da...”

Yazilarini keyifle okudugum, resimlerinden tanidigim Hayal , minik kalbi Damla ve ugur bocegi Tuna ‘yla tanismak icin hemen “Gelmek istiyoruz” diye yazdim .
Medis ‘in yaptigi kekimizi alip, Tugi ‘nin ayarladigi araba ile taa Uskudar ‘a gittik . Yuksek binalarla ve sitelerle istila edilen, yesil alani azalan Istanbul ‘da, partinin yapildigi park binalarin arasinda kalmis gizli bahce gibiydi . Bi dolu kamelya vardi . Cimenlerin uzerine serilmis ortuler . Istedikleri gibi kosturan cocuklar . Hem kamelyalarda hem de ortulerde tanimadigim, ama yuzleri gulen mutlu insanlar . Tanidigim iki yuzu gordum hemen biri Hayal digeri super anneanne Ece teyze . Hayal bizi yazilarindaki samimiyeti ve guleryuzuyle karsiladi . Tanistik hemen gulen yuzlerle . Nazar boncuklu magnetlerimizi aldik bugunun hatirasi olarak :)

Animator Tolga abi , hem kipir kipir ,hareketli muzikler dinletti, hem yuz boyama yapti. Sectigin renk ;pembe . Pembe renkli korsan oldun . Kizlar da genelde kelebek oldular .Tuna , Ugur bocegi kostumu ile Damla da Minik Prenses kostumu ile cok sekerlerdi . Ugur Bocekli pasta , senin en favori pastan oldugu icin masanin basinda hemen yerini aldin . 1 Yas Mumu uflendi . “Iyi ki dogdun Tuna” soylendi . Once pasta yendi , sonra ugur bocekli, uzeri seker hamuru ile kapli kurabiyeler .
Hayal'in Ugur Bocuusu , Damla 'nin kardesi Tuna Bocegi ; cook saglikli ve guzel yaslarin olsun , sevdiklerinle kutlayacagin :)
Pasta ve kurabiyeler yendikten sonra , partiye hareket katan animator Tolga abi ip cekme oynatti . Once size ,sonra da bize . Anneler , Babalara karsi guc sergiledik. Cok gulduk , cok eglendik .
Benim ilk kez , birkac hafta once katildigimiz Tuna ve Arda ‘nin yasgununde group ogrendigim Pinyata patlatmaca , bu yasgununde de vardi . Ucer kez vurarak patlatmaya calistiniz pinyatayi . Tuna da babasinin kucaginda katildi oyuna . Sonunda patlayan pinyata icinden dokulen sekerler ,lokumlar , tokalar kapisildi :) Sen sadece bir tane yumusak seker yedin . Ustelik de kirkayak seklinde . Ben de cok sevindim, sekerin kirkayak seklinde olmasina . Cunku ,bu sabah sana “Kirkayak “ in nasil bir hayvan oldugunu anlatiyordum, bu seker uzerine cok iyi denk geldi . Biz cocukken agaclara kirkayaklar tirmanirdi , yesili azalan ama yine de sevdigim Istanbul’da kayboldular , artik yoklar .
Pinyata patlatmak icin sirada bekleyen , vargucuyle vuranlar , pinyatadan dokulen seker ve lokumlari yerken , Hayal , yuvarlak cubuklari ufleyip , baloncuk yaristirmaniz icin , herbiri tek tek paketlenmis hediyeler dagitti . Cimenlere oturup uflediniz . Sonrasinda cocuklarin cogu kumlu parka gitti . Hayal “hazirlikli gelin ,kova kurek getirin” demisti . Biz de goturduk . Ama kum islak degildi oynamak istemedin . Kendine agac golgesinde , tirmanma diregi buldun , direkten ahsap oyun grubuna gecip koridorda kosup, kaydirakta kayip tekrar direge tirmandin . Cok eglendin . ben seni direkte tek basina birakamadigim icin parkta bekledim,cok fazla sohbet etme firsati yakalayamadim ama seninle olmaktan , partide olmaktan , mutlu cocuklar , mutlu aileler gormekten keyif aldim.
Her detayi ince ince dusunulmus, keyifle hazirlanilmis bir partiydi . Hayal ‘in de dedigi gibi
 “Cocuklar gibi ŞEN ‘dik
Posted by Picasa

Kahraman

Zeynep 'le arabada giderken ;
Z: Keske denizkizi olsaydim
D: Keske ben de Sipaydirmen olsaydim :
Z: Yani benim kurtaricim mi olcaksin

Ayy yerim ben sizi . Tatli cuceler sizi .