xxxxx 'da guzel ve uzun bir kumsal . Ama sezlong, semsiye ya da golge yapacak bir agac yok . Sicaktan kavrulamak icin Muku ile ben cardagi kuruyoruz. Sen de kiyada Asli ile oynuyorsun .
Gercekten cok fena bir ruzgar var, cardak ucuyor . Hatta ben de ucucam neredeyse . Muku benim bulundugum tarafa yardima kosuyor . 
Artik cardagi ve masamizi topluyoruz. Sen dar ve uzun bir kuyu kaziyorsun, Yigit de siseye su doldurup getiriyor ve kazdigin kuyuya dolduruyor .
Yigit 'in kizacagini bile bile kuyunun uzerinde ziplayip kumla doldurdun .
Yigit 'in kizacagini bile bile kuyunun uzerinde ziplayip kumla doldurdun .
Bugun aksamustu seni uyutmak icin arabaya gidecektim. Biranda farkettik ki arabanin anahtari yok. Sonra cilginlar gibi kumu ellerimizle eleyerek anahtar aradik. 1 saate yakin aradiktan sonra anahtardan umudumuzu kestik. Muku ofisini arayip yedek anaharini kargo ile gondermelerini isteyecekti ama bulundugumuz yede telefon cekmiyordu. Daha sonra baban mayosunda cebi oldugunu farketti ve anahtari aliskanlikla cebine koymus olabilecegini dusunerek snorkelini alip denize gitti. Bulacagina dair hic umidimiz yoktu ama baban anahtarla cikti denizden . immobilizer , anahtar kuruduktan sonra calisti ve problem ortadan kalkti. Daha sonra Asli botla kiyidan cok uzaklastigi ve kureklere hakim olamadigi icin Muku kosarak denize atlayip yardima gitti. Bu arada Yigit de kolluklariyla cok acilmis oldugundan Baban da Muku 'nun arkasindan kosarak denize atladi. Bu olaylar, kiyidan izleyenler icin degisik goruntulerdi . Bizim icin de bugunun anisi olarak kaldi hafizalarimizda .
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder