31 Ağustos 2008 Pazar

Tugi dayiyla yuruyus

Tugi dayini yuruyus icin disari cikmaya ikna ettik . Hakli olarak korkuyor disari cikip yurumekten . Sahil indik . Merdivenlerden kosarak kumlara gittin . Bana bu guzel pozlari verdin . Yakisikli oglum :)

Sen onde hizla kosuyorsun , anneannen seni yakalamaya calisiyor . Sonra her zaman gittigimiz park cafede oturup kahvenizin gelmesini beklediniz . Heyecanla Vezik 'in kahvesini icmeyi bekliyorsun .

Sahilde gecen simitciyi gorunce , simit istedin . Eline para verdim "kos simitciyi yakala , bi tane simit istiyorum de, sonra parayi ver dedim " . Cimlerde kosarken parayi dusurdun ama hemen bulup aldin . Sonra simitciyi yakalayip "simit ver!" dedin . Simiti alip cafeye dogru kacmaya basladin . Parayi vermeden :) Ve sonra iste boyle afiyetle ve keyifle yedin . Kucuk bir not ; Seni kacarken yakalayip parayi vermemiz gerekiyor dedim , afacan afacan guldun ve tekrar simitciye dogru kosup parasini verdin .

Hava cok ruzgarli , Tugi dayi da sen de biraz usumeye basladiniz. Eve donuyoruz . Kisa bir dinlenme molasi verdik . Son karede , havadaki helikopteri gosterip "bak hopu , hopu" deyip helikopteri izliyorsun merakla .

Posted by Picasa

Hiç yorum yok: