3 Temmuz 2010 Cumartesi

Tuna 'nin Yasgunu

1 Temmuz gunu , blogundan tanidigim, Hayal ” Tuna bocusunun dogum gunusu” baslikli yazisinda soyle yazmis ;
“Şimdi soruyorum, varsa Tuna böcüsünün mumunu bizim parkta bizimle birlikte üflemek isteyen,burdan bizi izleyen, seven, merak edenlerden,bekleriz efendim... Bu cumartesi 16'da...”

Yazilarini keyifle okudugum, resimlerinden tanidigim Hayal , minik kalbi Damla ve ugur bocegi Tuna ‘yla tanismak icin hemen “Gelmek istiyoruz” diye yazdim .
Medis ‘in yaptigi kekimizi alip, Tugi ‘nin ayarladigi araba ile taa Uskudar ‘a gittik . Yuksek binalarla ve sitelerle istila edilen, yesil alani azalan Istanbul ‘da, partinin yapildigi park binalarin arasinda kalmis gizli bahce gibiydi . Bi dolu kamelya vardi . Cimenlerin uzerine serilmis ortuler . Istedikleri gibi kosturan cocuklar . Hem kamelyalarda hem de ortulerde tanimadigim, ama yuzleri gulen mutlu insanlar . Tanidigim iki yuzu gordum hemen biri Hayal digeri super anneanne Ece teyze . Hayal bizi yazilarindaki samimiyeti ve guleryuzuyle karsiladi . Tanistik hemen gulen yuzlerle . Nazar boncuklu magnetlerimizi aldik bugunun hatirasi olarak :)

Animator Tolga abi , hem kipir kipir ,hareketli muzikler dinletti, hem yuz boyama yapti. Sectigin renk ;pembe . Pembe renkli korsan oldun . Kizlar da genelde kelebek oldular .Tuna , Ugur bocegi kostumu ile Damla da Minik Prenses kostumu ile cok sekerlerdi . Ugur Bocekli pasta , senin en favori pastan oldugu icin masanin basinda hemen yerini aldin . 1 Yas Mumu uflendi . “Iyi ki dogdun Tuna” soylendi . Once pasta yendi , sonra ugur bocekli, uzeri seker hamuru ile kapli kurabiyeler .
Hayal'in Ugur Bocuusu , Damla 'nin kardesi Tuna Bocegi ; cook saglikli ve guzel yaslarin olsun , sevdiklerinle kutlayacagin :)
Pasta ve kurabiyeler yendikten sonra , partiye hareket katan animator Tolga abi ip cekme oynatti . Once size ,sonra da bize . Anneler , Babalara karsi guc sergiledik. Cok gulduk , cok eglendik .
Benim ilk kez , birkac hafta once katildigimiz Tuna ve Arda ‘nin yasgununde group ogrendigim Pinyata patlatmaca , bu yasgununde de vardi . Ucer kez vurarak patlatmaya calistiniz pinyatayi . Tuna da babasinin kucaginda katildi oyuna . Sonunda patlayan pinyata icinden dokulen sekerler ,lokumlar , tokalar kapisildi :) Sen sadece bir tane yumusak seker yedin . Ustelik de kirkayak seklinde . Ben de cok sevindim, sekerin kirkayak seklinde olmasina . Cunku ,bu sabah sana “Kirkayak “ in nasil bir hayvan oldugunu anlatiyordum, bu seker uzerine cok iyi denk geldi . Biz cocukken agaclara kirkayaklar tirmanirdi , yesili azalan ama yine de sevdigim Istanbul’da kayboldular , artik yoklar .
Pinyata patlatmak icin sirada bekleyen , vargucuyle vuranlar , pinyatadan dokulen seker ve lokumlari yerken , Hayal , yuvarlak cubuklari ufleyip , baloncuk yaristirmaniz icin , herbiri tek tek paketlenmis hediyeler dagitti . Cimenlere oturup uflediniz . Sonrasinda cocuklarin cogu kumlu parka gitti . Hayal “hazirlikli gelin ,kova kurek getirin” demisti . Biz de goturduk . Ama kum islak degildi oynamak istemedin . Kendine agac golgesinde , tirmanma diregi buldun , direkten ahsap oyun grubuna gecip koridorda kosup, kaydirakta kayip tekrar direge tirmandin . Cok eglendin . ben seni direkte tek basina birakamadigim icin parkta bekledim,cok fazla sohbet etme firsati yakalayamadim ama seninle olmaktan , partide olmaktan , mutlu cocuklar , mutlu aileler gormekten keyif aldim.
Her detayi ince ince dusunulmus, keyifle hazirlanilmis bir partiydi . Hayal ‘in de dedigi gibi
 “Cocuklar gibi ŞEN ‘dik
Posted by Picasa

Hiç yorum yok: