30 Eylül 2009 Çarşamba

Eylul 2009 Genel

Neden oolemis ! oole olmasin" 'la baslayan Eylul ayini , tirnak kopartma , hii.a.aa diye yerlerde aglamayla bitirdik . 42 ayin en zor ayiydi diyebilirim . Senin icin de bizim icin de . Hiia.aa , anneee diyerek uzuun uzuun agliyorsun . Agladikca yuzun kipkirmizi , kafan islak , sesin catlak oluyor . Ilgini cekecek bir hikaye , bir tiyatro sergileyemezsem durum cok vahim oluyor . Aglarken , anlattigim birsey dikkatini cekiyor , sesin kesiliyor ve beni dinliyorsun ama bu kisa suruyor , dinledikten sonra ya da dinlerken yeniden basliyorsun kaldigin yerden . Beni dinlemeye ya da izlemeye basladiginda yuzunde merakli bi ifade , boncuk boncuk bakislarini yakaliyorum . Eger ilgini uzerimde tutmayi basarabilirsem ki bu cogu zaman zor oluyor , sekilden sekle giriyorum , hikaye uzerine hikaye yaziyorum spontane , o durumda seni de kendimi kurtarmis oluyorum . Ilgini uzerimde tutamazsam sana da bana da yazik oluyor .

Bu ay en merak ettigin iki sey ; " Kizlar ve Erkekler " , " Yasli ve Genc "

Anne , senin pipin var mi ? Peki Azra 'nin ? Peki Ananemin ? Peki babannemin ? Peki babamin ? ..... Hemen hemen hergun , tuvalete girince ya da ustumuzu degistirirken soruyorsun bu sorulari . Sana anlatiyorum her defasinda , kizlar ve erkekler arasindaki farklari , nasil cis yaptiklarini .

Anne ananem yasli mi ? peki babannem ? Ya da parklta oynarken , yolda yururken birini gordugunde ; " Anne o yasli mi ?" , " Vezik , o yasli mi genc mi " diye soruyorsun mutlaka .

Tuvalete girdigimizde ; "Anne , kapiyi kapat . Ayip" diyordun simdi ekliyorsun ;
D: Kapiyi da kilitle
H: Kuzum burasi bizim evimiz , kapiyi kilitlememize gerek yok
D : Peki Medis 'in tuvaletinde de mi yok ? Orasi bizim mi sayilir ? Peki Ardalarda ? Peki Sahinlerde ? ...... uzayip gidiyor liste boyle .

Oglenleri beraber uyuduysak ve uyandiginda ben yaninda degilsem (-ki seni uyutup disari gitmiyorum hic) odadan aglamak uzere bi sesle "Hasis annem nerde?" diyerek cikiyorsun . Buradayim kuzum dedigim anda yuzun guluyor , seni kucagima aliyorum , opuyorum . Sabah uyanip babanin yanina geldiginde de soruyormussun hemen "Hasis annem nerde" diye .

Surekli masallar anlatiyorsun , masallardaki karakterlerin ya pipi 'si ile ilgili birseyler soyluyorsun ya da karakterlerin tavana yapistigini . Pipi ; merak ettiginden ,. Tavan yapisma da ; Yigit 'in anlattigi ve senin keyif alarak ve cok gulerek dinledigin masallardan geliyor .

Okula baslayacagin icin heyecanlisin , henuz bir okula kayit yaptirmayi basaramadigimiz icin okulunun tadilatta oldugunu , boyandigini felan soyluyoruz sana uzulmeyesin diye . Ama yakinimizdaki Gunes Park 'taki okula kaydin olacak gibi . Hatta kesin gibi .

Tirnak kopartma olayina yeni yeni aliskanliklar ekliyorsun , ama sabirla gormezden gelebiliyorum , yapma demiyorum . Gozumun icine bakarak dislerini gicirdatiyorsun , dislerini tak tak carpiyorsun ya da nefesini geri yutarak tuhaf bir ses cikariyorsun . Bunlara simdiye kadar tepki vermemeyi basarabildigimiz icin yapmaktan vazgectin .

Sabah uyandiktan sonra, kahvaltini bitirdikten sonra, parka gitmeden once , parktan dondukten sonra , ogle uykusunda once , uyandiktan sonra , arada , aksam olunca , yatmadan once olmak uzere surekli kiyafet degistiriyorsun . En guzelini secicem , daha da guzelini secicem diyerek tum cekmeceleri darmadagin yapiyorsun . Bize de karisiyorsun . Anne , bu is kiyafetin mi, baba bu is kulodun mu , is kulodunu da cikar , anne is tshirtunu degistirmeyi unuttun" diyorsun . Bizim kiyafetlerimizi , is kiyafetleri ve ev kiyafetleri olarak siniflandirirken kendi kiyafetlerini ; Park kiyafetleri , uyku kiyafetleri , ev kiyafetleri olarak siniflandiriyorsun .

Yuffen yani lutfen 'li cumleler ve boncuk boncuk bakislarla birseyler istiyorsun . Hayir denmiyor ki bu haline :) . "Anne yuffen , bi tanecik , bi kerecik" deyince akan sular duruyor . Sunu da soylemelim ki , isteklerin cevabi hayir olmayacak istekler . Mesela 5 tane yedigin m&m sekerden biraz daha istiyorsun ve 2-3 tane daha yiyorsun . Ya da bazen zaten "Anne bi kerecik tirmanabilir miyim , yuffen anne bi kerecik attayabilir miyim ? gibi " izin istemene gerek olmadan yaptigin bisey icin yuffen diyorsun .

En sevdigin yiyecek , halaa "irmik tatlisi" . Bayila bayila yiyorsun . Hatta Medis 'e "Irmik tatlisi istiyom" diye tutturup alelacele , gece gunduz farketmiyor , irmik tatlisi yaptiriyorsun .

Parkta cocuklarin elinde gordugun bisey icin ; "ver onu bana , onu bana ver " diye tutturup , alamazsan kendini yerlere atarak , cilginca aglayarak ve gozyasi dokuyorsun . Seni bu durumda sakinlestirmek neredeyse imkansiz oluyor .

Vurarak , iterek , cekerek , yumruk atarak oynamak istiyorsun . Hatta isiriyorsun . Bunlar yeni aliskanliklar mi diyeyim yeni eglencelerin mi diyeyim , bilemedim . Babanla vurmali , itmeli oyunlar oynuyorsun , bazen kendini kurtarmak icin isiriyorsun . Bazen istedigin biseyi alamazsan , sana izin verilmezse isiriyorsun . Bazen de oyundan cok keyif alip , heyecandan isiriyorsun . Ama isirmak koparmaya yakin oluyor , isirdigin yer morarana kadar , kanayana kadar isiriyorsun . Bu beni biraz urkutuyor acikcasi . Yuvada yapmamani diliyorum .

Esetmanlarinin (esofmanlarinin) iplerini cikartip , harc kamtonunun hortumu yapardin onceden . Simdilerde pek ilgin kalmadi buyuk is makinalarina. Esetmanlarin iplerini cikartip , beline doluyor ve "Anne, dugum yapicam " diyorsun . Buldugun her iple , bornozunun kemeriyle dugum yapmaya calisiyorsun .

Kendi sozlerinle , sarkilar soyluyorsun . Dans ediyorsun . En sevdigin sarki hala Ceza 'nin Fark Var 'i ve "Plaka Yerli " si .

Degismeyen , her gecen gun buyuyen ve keyif veren tek sey ; Seni cok sevdigimiz :)

Hiç yorum yok: